2 gün önce. 09:44Bir yılın kıymetini sınıfta kalan öğrenci bilir. Bir ayın kıymetini erken doğuran kadın bilir. Bir haftanın kıymetini dergi çıkaran bilir. Bir saatin kıymetini sevgilisini uğurlamak için peronda oturan bilir. Bir dakikanın kıymetini uçağını son anda kaçıran. Bir saniyenin kıymetini ölümden son anda kurtulan. Bir sanisenin kıymetini gümüş madalyayı alan bilir. İnsanın satın alamayacağı tek şey zamandır. Sanki sonsuza kadar yaşayacakmışız bozuk para gibi harcıyoruz. Zamanın kıymetini bilen anı dolu dolu yaşayanlar olmamız temennisiyle gününüz mübarek olsun.
2 gün önce. 13:30Hiç bir zaman anlaşılmak için bir derdim olmadığı gibi düşünenler vakti gelince anlayacaklar mutlaka. Böyle uzun bir cümleyle yazmamdaki amacım da anlaşılmasın diydir. Biz o efsanesin ta kendisiyiz. Yazarlar çizerler kalemiyle günümüze kadar geldi. Emin olun onlar da anladığını zan ettiler ki onların zanıyla anlamış olamazsınız. Bazı konular vardır sadece yaşayanlar bilir. Etrafımızda herkes nasihat eder malumunuzdur kim kimin hangi felekte yaşadığını bilebilir ki.zaza.
4 gün önce. 21:00İnsan ve ego arasındaki muhteşem savaş, bütün savaşlar gibi, gerçekte (özünde) hiçbir anlamı ve önemi olmayan bir eylem… Latince bir kelime olan “ego”; ben, benlik, kendilik demektir. Egonun, bireyi diğerlerinden ayırt eden göreceli, soyut bir varlığı vardır. Ego; irade, bilinç ve vicdanı hem de onun nesne boyutunu tanımlayan; dürtülerini, iç isteklerini, tutkularını, içsel enerji kaynaklarını içine alan çok boyutlu komplekstir.
Bizler de var olan egonun üzerimizde olan gücünü biraz açıklamakla başlayalım:
Ego, sizden kendinize dikkatle özen göstermenizi ister.
Ego, gerçek hayatta herkesin birbirinin kuyusunu kazdığınızı bilmenizi ister.
Ego, insanların sizi bir kenara itebileceklerini, saygınlığınıza gölge düşürebileceklerini, sizi kurban edebileceklerini fısıldar kulağınıza.
Ego, sizin haklı olmanızı ister.
Ego, acelecidir.
Ego, başkalarını suçlar.
Ego, size “Dikkat et!” der.
Okuduğunuz gibi güçlü ve büyük egolarımız var. Şimdi gelelim zor olan soruya; “Egolarımız mı bizi yönetiyor? Yoksa biz egolarımızı mı?”
Egoyu biraz somutlaştıralım. Ego aslında en kötü özgüven hilebazıdır. Egodan daha kötüsünü hayal bile edemeyiz, çünkü onu göremezsiniz. Egonuzu aramaya kalktığınızda bakacağınız son yerde saklanıyordur, yani kendi içinizde. Egolarını koruma ihtiyacı duyan insanlar sınır tanımazlar. Yalan söyler, hile yapar ve hatta düşman olurlar. Aslında egolu diye tabir ettiğimiz insanlar, sınırlarını korumak için her şeyi yaparlar ve o insanlar bunun ego olduğunu bilmezler, buna
4 gün önce. 13:50Özgüven, hepimizin malumu olduğu üzere; kendilikle, özle ilgili duyduğumuz güvene denir.
ego'yu ise bu başlıkta müsaadenizle bağlamından bir miktar koparıp, freudyen tanımdan da soyut olarak irdeleyerek; bizatihi halkın benimsediği ve alışılagelmiş haliyle var sayacağım betim boyunca.
aradaki en bariz fark algısal farktır, bunu en başından belirtelim. biri karşı tarafı rahatsız etmekten keyif alan, diğeri karşı tarafı rahatsız etme amacı duymayan durumlardır.
özgüven, kendimizi ne sandığımızla kendimizin ne olduğu arasındaki farkın sıfıra yakınsaması durumunda ortaya çıkan algısal öz bütünlüğüdür.
ego ise; kendimizi ne sandığımız ya da bizi ne sansınlar istediğimiz ile ilgilidir ki, aslında ne olduğumuzdan ne kadar uzak veya ayrık olması önemsizdir.
bu bağlamda yeniden gözden geçirdiğimizde özgüven ve ego’nun kesinlikle ve net olarak farklı iki öz algısı olduğu açıktır. kişi aslı itibariyle istendik, beğenilir bir varlık arz etmeyebilir toplumsal ya da öznel varlık olarak.